Rüyalarımda hep sen vardın
Uyanamadım uyanmak istemedim
Öptüm kokladım seni doyamadım
Ellerini bırakmak zor geldi
Ağladım resimlerine bakıp bakıp
Düş kurdum gözyaşları akıtıp
Nefret ettim yine sensizlikten
Ölümle birdi tıpatıp
Ama olsun seviyorum yine seni ben
Özlüyorum yine ta derinden
Yalnız kalsamda buralarda
Güç alıyorum masum gözlerinden
Gel artık çıkar beni karanlıktan
Uzat artık uzat bana ellerini
Kurtar ne olur kalbim seni
Arar ayırma benden gözlerini
Özlüyorum seviyorum durmaksızın
Artıyor sevgim günden güne
Çıkıp geleceksin diye ansızın
Bekliyorum hergün seni ben
Ama olsun seviyorum yine seni ben
Özlüyorum yine ta derinden
Yalnız kalsamda buralarda
Güç alıyorum masum gözlerinden....
ÖLDÜĞÜNÜ
SÖYLEMEDİLER....
Biz seni gülerken tanımıştık,
Ağlarken
değil.
Gül kırmızısı yanaklar
Deniz kadar engin
Ormanlar kadar derin
Su gibi berrak bakışlar
İlk gün kadar saf
İlk gün kadar temiz
Son gününde bile
Sonu kabul etmemişsin.
Sakın ağlamayın
Sonra
küserim
Üzülürüm demişsin.
Yürek dolusu dua,
Gözlerden taşacak,
Kandillerde selam,
Aminlere karışacak.
Olsa yetermiş,
Görüşmek
üzere
Giden senmişsin
Üzülmeyeyim diye
söylettirmemişsin
Bir
acıyı tazeledim
Yüreğimde ateş gibi
Gözyaşı karışmış hikayeler
Doğduğu güne inat
Öldüğünde bile güzel
Gülümsüyordu dediler.
Seni arıyordum bilmeden
Öldüğünü söylemediler.....
SANALGERÇEKLER..( ALINTI )
BENİM MAVİLERİM YALNIZ
BENDE YAŞIYOR.......
Sen bir yalandın benim kurdugum
Kendimi ben diye sende buldugum
Hem göz yasın hemde gülüsün oldugum
Sen bir yalandın benim kurdugum
Durdu içimde zamansız ağlayan
yalnızlık
Sana ait o yaslar ellerimde bu kadarcık
Girdigin o kapıdan
aydınlıgını al ve cık
Sen bir yalandın benim kurdugum
Dostum dedigim
neden niye beni üzüyor
Adımlarım yolunu sasırmıs etrafımda gezıyor
Benim
mavilerim yalnız bende yasıyor
Sen bir yalandın benim kurdugum
Gölgen yok ki kayıp gölge nedir bilmezsin
Gölgeler içinde ben
gibisin ama görmezsin
Korkma!Karanlıgıma düşer düşer ölmezsin
Sen bir
yalandın benim kurdugum...
AYRILIĞA ÇARPA
ÇARPA.....
Bir
hayatın tozlu sayfaları içimi acıtan.
Ceplerimde kırık gece masalları
duruyor,
Öksüzlüğümü avutuyor sonbahar.
Ne yana baksam sen oluyorum,
Parmaklarımı kanatıyor kirli duvarlar.
Kuşlar yuvalarından terk ediyor
beni,
Bir sarsıntı geçiriyor yüreğim,sen şiddetinde...
Ellerime kar diye
yokluğun yağıyor,
Aşk sorgusunda yüreğim can çekişiyor.
Yüzümde
sensizliğin izleri,
Ayaklarımın altında bir yığın cam kırığı...
İçimden sökülen her kelime,
tekrar dönüp içime batıyor.
Ve
her seferinde sana isabet ediyor.
Bir zindan karanlığı şimdi gecelerim,
Duvarlara sinmiş gözlerinin rengi...
Saatleri infaza çekiyor gelmeyişin,
Yavaş yavaş gidiyor benden hayat;
Damarlarımdan çekiliyor içimdeki sen !
Bense düşüyorum hiçlik ötesi bir hayata,
Kanıyorum sana, sende aşkı
buluyorum
Hem de ayrılığa çarpa çarpa...
Suskunlukta sesler daha
çok acıtıyormuş,
Bu yüzden senden harf harf kaçışım.
Yalnızlığıma esir
düşüyorsun,
Bense kayboluyorum cümlelerinde.
Ve susuyorum sana, avaz
avaz susuyorum.
Sende birikiyor içimin tüm sökülenleri
Ben dipsiz bir
kuyu oluyorum.
Biriktiriyorum her harfimde seni...
Şimdi yokluğa düşüyor
zaman,
Ben bir adımda düşüyorum senden.
Kuytularıma sokulma, bırak bana
uçurumlarımı,
Kalemimden azat et beni,
Herkes konuştuğunu yazar, bense
sustuklarımı..
alıntı
FARKETTIM
KIIIIIIIIIIIIIIIIIII
FARKETTİM Kİ....
Hayatıma bir
şekilde bir yerlerden giren herkes
Önceki yaralarımdan bahsediyor
Onlara
neden olanlara lanet ediyor..
"Ben farklıyım,onlar gibi değilim"
"Benden
sana zarar gelmez"
"Bana güven,seni incitmem.."
diyor..
İncinmemek için koyduğum duvarları görünce
alınıp,darılıyor..
"Ben onlar gibi değilim!"
kalbine tornavidayı sokup
gülümseyerek
çevirmem gözlerinin içine bakıp..
"ne olur güven bana!"
Beni kendimle
bitip tükenmek bilmeyen alışverişlere sokuyor yeniden..
Aynı şeyleri
defalarca sorgulamak..
kızılacak yerde bile kızamamak..
Affetmek..
Geçmişi affetmek,geleceği affetmek..
Olanları..olacakları..herşeyi,herkesi affetmek..
Güvenmek..
Bir kez daha,en olmadık zamanlarda..en olmadık insanlara..
en
olmadık erdemleri,güzellikleri yükleyip..
"Güvenmek..!"
Bir süre
huzur..Küçücük,ufacık..
Bir parça "huzur"..
Ya da kendine huzur
ısmarlamak gibi birşey benimkisi..
Kumdan kaleni yapıp da azgın dalgaların
onu yıkmayacağına inanmak gibi..
aslında devamlı göz kırpan gerçeği görüp de
gözünü kapamak..
karşındakine sahip olmadığı payeler vermek..gözünde
büyütmek..
polyannanın ruhunu yüceltmek..
gözünün içine bakıp birşey
söylendiğinde sorgulamamak..
rüzgar esince bütün kartlar dağılmayacakmış
gibi gülümsemek..
sevabıyla günahıyla kabul edip inanmak..
güvenmek işte
be... güvenmek!
Sonra...
O güvendiklerim..diğerleri gibi
olmayanlar hani...
Beni gözünden sakınanlar..
An geliyor onlar, öyle
ilginç..
öyle orjinal.. öyle sinsi..
Ama aslında o kadar basit,
o
kadar belli ve "klasik" bir şekilde
ağır adımlarla..
farklı bir yoldan
yürüyüp..
Kabuk bağlamış yarayı bir anda parçalıyorlar
Aynı
yaraya bir sürü kardeş getiriyor sevdiklerim..
değer verdiklerim..
"güvendiklerim.."
Hayat beni hep aynı yerden kanatıyor...
Farklı yollardan,
farklı insanlarla ama..
Hep aynı
yerden...
yar..gidiyor musun..?
yar..gidiyor musun..?
g
i
t
m
e
...
oysa öyle çok alışmıştım ki...farketmiyor musun...kokun iliğime işlemiş..GiTMe...
Yar gidiyor musun?
GiTMe...içimde bir korku var...
bu ayrılık değil demen neye gebe?ne gelecek bu kara günlerin ardından..?güneşli günler mi...hayır..!yağmur,çamur,sel bundan sonrası..!ayrılık değil deme...
GiTMe...ayrılık olur bir adım sonrası...
Biliyor musun?
Böyle baslar ayrılıklar ...
yar..gidiyor musun..?GiTMe...
bu sefer duy feryatlarımı..arkanı dönüp rüzgarlar estirme...bir adım daha atarsan kötü olacak sonum...yitme...
Gel biraz; kokunu bırak,
Baharımı al; soguktur oralar ...
hadi vazgeç bu deli sevdandan..!üşürsün,kırılırsın...kokun benden başkasına yaramaz aldanırsın..ağlatılırsın..GiTMe...
düşme düşümden..ezme yüreğimi..GiTMe...
Aglıyor musun?
Aglama; hayırlar ugurlar ...
gidiyorsun...bana arkanı döndün yar..!bana sırtını dönüp bir adım daha atabildin..!!yıkılmadın hem de..dağlar gibiydin..geçip gidebildin..gözlerime bakarken benden vazgeçebildin...yolun açık olsun..uğurlar olsun..
Gurbete giden döner mi dönmez mi
Belli degil bilirim
Ben bir karaagaç gölgesi buldum
Cebimde ümitlerim...
gittin...dağlar gibiydin..altında kaldı sevdam..karanlıkta kaldım...
ümitlerimi rafa kaldırdım..sevinçlerim yok artık..sen gelene kadar güneş yok..
gölgendeyim...
yar..gidiyor musun..?
g
i
t
m
e
Sen geldin benim deli köşemde durdun...
Sen geldin benim deli köşemde durdun
Bulutlar geldi üstünde durdu
Merhametin ta kendisiydi gözlerin
Merhamet saçlarını ıslatan sessiz bir yağmurdu
Bulutlar geldi altında durduk
Konuştun güneşi hatırlıyordum
Gariptin yepyeni bir sesin vardı
Bu ses öyle benim öyle yabancı
Bu ses saçlarımı ıslatan sessiz bir kardı
Dişlerin öpülen çocuk yüzleri
Güneşe açılan küçük aynalar
Sert içkiler keskin kokular dişlerin
İçinden geçilen küçük aynalar
Ve güldün rengarenk yağmurlar yağdı
İnsanı ağlatan yağmurlar yağdı
Yaralı bir ceylan gözleri kadar sıcak
Yaralı bir ceylan kalbi gibi içli bir sesin vardı
Sen geldin benim deli köşemde durdun
Bulutlar geldi üstünde durdu
Merhametin ta kendisiydi gözlerin
Yollar... Varamnaz Bir Yere
Bir bir söner şehrin ışıkları.
İnceltilmiş yalnızlık sözleri salınır; koyu lacivert gecenin koynunda...
Yalnızlığın da imitasyonu sürüldü piyasaya diye
geçirirsin içinden, gülümsersin.
Bir sigara yakar, usulca aralarsın perdeyi.
Buz tutmuş camın alnına değdiği yerde tütmeye başlar,
yitirilmiş sevdaların pişmanlığı...
Arka sokaklardan boğuk motor sesleri işitirsin.
Bilirsin her gidenin bir yere vardığını...
Ama yollar kendine öncedir,
varamaz bir yere, bunu da bilirsin.
Uzar gider köpek ulumaları, ıssız caddeler boyunca...
Buğulanmış cama harfler çizersin.
Anlamlı hiçbir şey kalmamıştır aklında...
Eğilirsin. Bir kitap alırsın kitaplığın en alt rafından...
Okumak isteyip istemediğini bilmezsin.
Rastgele karıştırırsın sayfaları.
Kemirmeye başlar içini,
geceyi uzatmak için kurduğun tüm tuzakların boşa gitmesi...
Sabahın ilk ışıklarına yakalanmaktan korkarsın.
Alelacele bırakırsın kitabı bir sehpaya.
Unutursun gece lambasını kapamayı, yorganı üstüne çekersin...
Bilirsin her gidenin bir yere vardığını...
Ama yollar kendine öncedir,
Varamaz bir yere. Bilirsin...
BEİSURU'YA
Şimdi burada olsaydın...Nefesin kulağımda olsaydı yine!
Bugün seni anlattım uzun uzun! Daha önceleri yaptığım gibi. Sanki kötü son hiç olmamış gibi geldi birden,sanki sen birazdan kısa ve öz bir notla hayatımda olduğunu yeniden hatırlatacakmışsın gibi geldi..Sanki sabah uyandığımda tlfunuma bakıp 'Özledim!' yazısını görünce yine kocaman gülümseyip benim için ne anlam taşıdığını düşünecekmişim gibi geldi.Sanki sen hep bendeydin,hiç gitmemiştin!
Herkesten uzak yaşadım her şeyimi! Senden bile... Dünyamı nasıl tıka basa doldurduğunu bilmedin hiç,bir gülüşünle nasıl mutlu olduğumu...Bilmedin! Söylemedim! Neden böyle yaptım? Neden senden uzak-umursamaz göründüm? İçimi bunlar kemirirken neden bilmiyorum yine de sana güçlü görünmeye çalıştım.
Bana ulaşamammaktan kendimi dünyadan en önemlisi senden soyutladığımdan şikayet ederken,beni koca bir boşlukta kaybettiğini söylerken dinlemiyormuş gibi yapıp ağladım....Lanet olası şarkı çok acıklıydı-ya da gözüme toz kaçmıştı...(Sana-Bana-Bize ağlıyordum! Ama bunu bile inkar edicek kadar zayıftım işte!...)
Yanlış zamanlamaydın benim için ya da dünyam çok geniş fakat oksijen tek kişilikti benim için! Ve sen dünyana gelen yabancıları yüzünde acı bir tebessümle tanıtıyordun bana! Ben yine umursamaz maskemle karşılıyordum seni...Bir adımımla ne depremler yaratıcağını her şeyi enkaz yığınına çevireceğini anlatıyordun-bunu bilmenin rahatlığı ben yine çekip gidiyordum...Gitmeler çoğaldıkça uçurumlar büyüdü.İnadımı yenip haykırdım kendime(!) seviyorum artık ,bende seviyorum diye...Artık çok geçti...Anladım, bazı insanlar hayatta bir kez karşına çıkıyormuş ve sıkı sıkı tutmazsan uçup gidiyormuş! Seni son görüşüm... Hala içimi acıtacak kadar taze... O uçurumun kapanmayacağını düşünürken gözlerim anlattı her şeyi...Sen sustun-dinledin. Ve son...
Gitme deseydin,
kalırdım!....
IŞIK VE BEN
KENDİMİ IŞIĞA ÜRKEKÇE BAKAN BİR TAVŞAN GİBİ HİSSEDİYORUM BU GECE. TAVŞANINKİDE DİİLMİDİR Kİ HAYATA BAKIŞI SON BİR DEFA?.. BENDE HAYATIMA BAKIYORUM YAŞANMIŞLIKLARA,YAŞANACAK OLANLARA BELKİDE!
son bir bakış...
SON...
OLMASIN BÖYLE!! EVET İÇİMDEKİ ÇIĞLIK BÖYLE DİYOR 'OLMASIN BÖYLE!' SON DEĞİLMİYDİKİ SONSUZLA BİRLEŞEN? VE HER SON ASLINDA İÇİNDE CILIZ BİR UMUT BARINDIRMIYORMUYDUKİ?
BEN DEĞİLMİYDİM Kİ ASLA KORKMAM,HAYAT BENİM UMUDUM KARŞISINDA DAİMA DİZ ÇÖKMEK ZORUNDADIR DİYEN?
EVET,İŞTE HAYAT BİZE BÖYLE ANLARDA SÜRPRİZLER HAZIRLIYO! SÜRPRİZLER KEYİF VERİCİDİR GENELDE BU İSE ACI VERİYO...CANIMIZI YAKIYO...VE HAYAT ARDINDAN O ŞUH KAHKAHASINI ATIYO BİZE İNAT EDERCESİNE..DÖNÜP DOLAŞIP BİR HİÇ OLDUĞUMUZU DÜŞÜNMEMİZİ SAĞLIYO..VE BELKİDE AĞLIYORUZ...
UMUTLARI PARAMPARÇA EDİP HER Bİ PARÇAYI ASLA UZANAMAYACAĞIMZ YERLERE ATIYO..PARMAKLARIMIZIN UCUNA BASSAK BİLE ASLA ULAŞAMIYORUZ ONA!
İŞTE HAYAT HER ŞEYİ BAŞTAN BAŞTAN YAZIYO VE BİZE KABULLENMEKTEN BAŞKA ÇARE BIRAKMIYO!
İSYAN YOK!!!
YAPBOZUN BİR PARÇASIYIZ HER BİRİMİZ...SONLAR VAR HER BAŞKALDIRIŞDA, BİRDE BİTİP TÜKENMEYEN ACI ÇIĞLIK SESLERİ...DAĞ OLSAN TAŞ OLSAN FAYDASIZ! ACIYO YİNE HER YERİN ,TİTRİYO ELLERİN... BAKAKALIYOSUN HER ŞEYE!
HER ŞEYE....
MUTLULUK SAÇMALIĞINI BIRAKIYOSUN...HİÇSİN HİÇÇ!!!
İŞTE BEN BUGECE ÖYLE OLDUĞUMU HİSSETTİM!
Bİ HİÇÇÇÇÇ!!!.....
Kadınlar Kamyon Şoförü Olursa Kamyon Arkası Yazıları Nasıl olur
-yolların ustasıyım,röflenin hastasıyım
-gaz fren şanzuman, manikürsüz halim duman
-sen batan güneş, ben yollarda kremşanti
-miras değil sevgilim hediye etti güzelim
-bir sana hastayım, diyete girdim y astayım
-kulağıma takarım küpe, geçemez beni hiç bir züppe
-torpidonda aseton yoksa güzelim, mühim değil ben
mazotla da silerim
-nazar etme ne olur evlen senin de olur
-Rujum biter yollar bitmez...
-makyaj çantam yanımda, içindekileri dizerim..sakın
beni geçmeyin hepinizi çizerim ...
-bir makyaj yapmaya doyamadım, bir de sana ...
-saçlarımı savururum, güneş gibi kavururum..beni
sollarsan eğer, arabanı uçururum..